Levent Üzümcü |
Bu oyunlar Ahmet Vefik Paşa Bursa Devlet Tiyatrosu'nda, Nâzım Hikmet Kültürevi'nde, Nilüfer Uğur Mumcu Sahnesi'nde, Podyum Sanat Mahal'de, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde, Bursa Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu'nda ve Nilüfer Sahnesi'nde oynanacaktı.
3-27 Mart 2019 tarihleri arasında düzenlenen Nilüfer Tiyatro Festivali'ni, Bursa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nu, Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu'nu, Tayyare Kültür Merkezi'ni, amatör tiyatro gruplarını ve dahasını sayacak olursam Bursa'nın tiyatroyla epey haşır neşir olduğuna şaşırmanız mümkün.
Biz şaşırmıyoruz. Ne de olsa bizim tiyatro öncüsü bir Ahmet Vefik Paşamız var...
****
1975 yılında Ahmet Vefik Paşa Bursa Devlet Tiyatrosu'nda izlediğim ilk oyunun adını hatırlamıyorum. İzlediğim son oyun bu akşam, henüz 16 Nisan günü açılışı yapılan, açılır açılmaz da Bursalıları birbirinden özel oyunlar ile buluşturan Nilüfer Sahnesi'nde, Genco Erkal'ın tek kişilik oyunu olan Bir Delinin Hatıra Defteri oldu.
Nilüfer Sahnesi |
Bu gecenin bir sonrasında, yani 26 Nisan'da "Düğüm", 27 Nisan'da "Furuğ Ferruhzâd", 4 Mayıs'ta "Yaralarım Aşktandır" ve 17 Mayıs'ta da "Nihayet Makamı" oyunlarını izleme niyetindeyim.
Tiyatroyu Seviyorum
Niyetindeyim diyorum, çünkü tiyatroyu seviyorum. Lakin ne yalan söyleyeyim, bir Nilüferli olarak şehir merkezinde olan tiyatrolara pek sık gidemiyorum. Akşam trafiği, zamanlama derken şehir merkezine gitmek niyeyse bana külfet geliyor. Ama tiyatro Nilüfer'deyse, yani tiyatro ayağıma kadar gelmişse, "Gitmemek ne demek?"...
Ataevler'deki Basın Kültür Sarayı'nın birinci katında açılan Nilüfer Sahnesi, Bursa Gazeteciler Cemiyeti iş birliğiyle, Sabahyıldızı A.Ş. tarafından Bursa'ya kazandırılmış. 300 metrekarelik fuaye alanına ve 320 izleyici kapasitesine sahip olan salon, ses, akustik, ışık, kulis, teknik altyapı ve salon düzeniyle tam bir tiyatro.
Kulis kısmını özellikle belirtmeden geçemeyeceğim. İçinde duşu, tuvaleti, lavabosu, makyaj aynası, geniş bir uzanma koltuğu, büyük bir giysi askısı olan, buzdolabından klima sistemine kadar ilave detayların ekleneceği büyükçe iki odadan bahsediyorum. Ki sanatçıların en büyük şikâyeti kulis şartlarının yeterince iyi olmamasıdır.
Kulisin temiz, özenli ve ihtiyaca cevap verecek şekilde olması da sanatçıya saygıdır.
Kulis kısmını özellikle belirtmeden geçemeyeceğim. İçinde duşu, tuvaleti, lavabosu, makyaj aynası, geniş bir uzanma koltuğu, büyük bir giysi askısı olan, buzdolabından klima sistemine kadar ilave detayların ekleneceği büyükçe iki odadan bahsediyorum. Ki sanatçıların en büyük şikâyeti kulis şartlarının yeterince iyi olmamasıdır.
Kulisin temiz, özenli ve ihtiyaca cevap verecek şekilde olması da sanatçıya saygıdır.
Şimdilik Sadece Tiyatro
Sanat Yönetmenliğini AVP Bursa Devlet Tiyatrosu oyuncularından Serap Uluyol'un yaptığı Nilüfer Sahnesi'nde şimdilik tiyatro oyunları sahnelenecek. Bunun yanı sıra salon, seminer, panel, söyleşi, konferans, konser ve çeşitli gösterilere de ev sahipliği yapacak.
Kim bilir, bir bakmışsınız Nilüfer Sahnesi kendi tiyatro kadrosunu bile kurmuş.
Neden olmasın?
Bir Delinin Hatıra Defteri
Ülkemizde oynanan ilk tek kişilik oyun olan Bir Delinin Hatıra Defteri'ni Genco Erkal 50 yıl sonra yeniden yorumluyor. Nikolay Gogol'un en sevilen öykülerinden olan Bir Delinin Hatıra Defteri 1965 yılında sahneye uyarlanmış ve ülkemizde ilk tek kişilik oyun olarak Genco Erkal tarafından Ankara Sanat Tiyatrosu'nda oynanmış. Yıllar boyunca sanatçı aynı eseri üç kez, üç değişik yorumla sahnelemiş. Şimdiki yapım, oyunun 50. yıl kutlaması olarak gündeme geliyor.
Genco Erkal |
Bu arada, Poprişçev'i canlandıran Genco Erkal'ın 81 yaşında olduğunu söylemeye bilmem gerek var mı?
Oyunu izlerken, yaşadığım şu yıllarda aklıma mukayyet olmak için ne kadar büyük bir direnç gösterdiğimi, ancak tüm bunların beynimin arka odacıklarına gizlendiğini bildiğimi, bir gün gelip frenler tutmaz olduğuna neler konuşabileceğimi düşündüm de, umarım o gün hiç gelmez dedim.
Gelirse ben değil, yanımdakiler yandı...
Alkışlasak mı, alkışlamasak mı?
Niyedir bilmem, izlediğim üç oyunda da ben dahil tüm seyirci "alkışlasak mı alkışlamasak mı" tedirginliği yaşadı. Tedirginlik aşıldıktan sonra, özellikle de oyunun sonunda sanatçılar ayakta alkışlandı.
Alkış!
Levent Üzümcü sahneye çıkmadan önce boş tenekeyi kumaş panellerin arasından sahneye fırlatıp sahneye çıkmak için izleyiciden alkış bekliyor, eline tenekeyi her alışında izleyiciden kahkahalar eşliğinde sıkı alkış alıyor.
Sokrates son gecesini izleyicilerin gözü önünde kendisiyle cebelleşerek geçiriyor.
Genco Erkal sahne ışıklarının birkaç saniyelik kararmasından istifade sahne pozisyonunu ve kıyafetlerini küçük dokunuşlarla değiştiriveriyor.
Hepsi de ayakta alkışlanmayı hak ediyor…
Mavi Işık
Ah, hani şu bir türlü kopamadığımız o mavi ışık var ya o mavi ışık, çok az da olsa birkaç kişinin yüzünde yandı söndü birkaç kez. Salon görevlileri lazer tutarak ya da yanlarına giderek uyardılar cep telefonu ile meşgul olanları.
Levent Üzümcü telefonuyla bik bikleyen izleyicilerin sahneden nasıl göründüğünü kendisi canlandırıverdi sahnede. Tüm ışıkları kapattırdı ve elindeki cep telefonunu açtı. O karanlıkta yüzüne alttan vuran mavi ışık ve o ışığa taparcasına gülümseyen adam görüntüsü epey (traji)komikti. Aynayı yüzümüze tutuvermişti ve biz de kendi halimize gülüvermiştik. O gülmelerin ardına utanç saklanmıştı aslında.
Neyse ki oyunun ortasında çalan bir tane bile telefon olmadı da utancımız artmadı.
Oyun öncesi yapılan "telefonlarınızı kapatınız" uyarısı işe yarıyor demek.
Tiyatro İyidir
27 Mart Dünya Tiyatro Günü'ne özel yazdığım "Bir Dünya Tiyatro" yazımda dediğim gibi, tiyatro bir yansıtma sanatıdır. İnsana ayna tutar, gerçeğini gösterir.
İşte bu sahnelerde anlatılan hep bizim hikâyemizdir...
Tiyatro Yazılarım:
Siyaset Sahnesi ve Sanat Sahnesi / 27 Mart 2012
Çalıkuşu Balesi Bursa'ya kondu / 17 Ocak 2013
Ha Romalı, Ha Aromalı / 29 Eylül 2013
O kadınlar hep Anan, Bacın, Avradın! / 7 Ocak 2015
Savaşın öteki yüzü / 11 Mart 2015
Babaanneler unutmasın / 11 Mart 2016
Puntila Ağa ve Uşağı Matti / 5 Ekim 2017
Gogol'un Palto'sundan çıkanlar / 7 Kasım 2017
Zübükzâdelerden misiniz, Zübükzede misiniz? / 6 Ocak 2018
Kadının Peşinde Şiir / 16 Mart 2018
Sahnedeyiz, İnmeyiz / 27 Mart 2018
Hiç yaşamamışlar gibi, hiç ölmemişler gibi / 17 Nisan 2018
Aşk mı, Kalori mi? / 25 Şubat 2019
Orada Duruverdi Zaman / 6 Mart 2019
Aşk Varsa Sanat Var / 21 Mart 2019
Bir Dünya Tiyatro / 29 Mart 2019
Anlatılan Bizim Hikâyemizdir / 23 Nisan 2019
Hora Hora Barışa / 20 Haziran 2019
Topuklu terlik süt yapar mı? / 6 Aralık 2019
Reşat sevin, bir tiyatro daha açıldı! / 8 Aralık 2019
Şiirin Peşinde Kadın / 9 Mart 2020
ÇEK Çıldırmış Olmalı! / 11 Ekim 2020
Kraliçe olmak mı, ASLA! / 11 Mart 2021
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder