8 Ağustos 2024 Perşembe

Çıkmadık Candan Umut Kesilmez

N'apıyorsunuz?
Umarım iyisinizdir ama sizin hatırınızı sormadım, tepemizdekilere sordum; N'APIYORSUNUZ?
Yediden yetmişe bütün milleti delirtmek mi istiyorsunuz?
Daha da uğraşmayın, zaten delirdik!
Köpekleri öldür, sosyal medyayı yasakla, müfredattan ders at, yetmedi dersten konu at, müspet bilimleri arkaya al, uhrevî dünyayı öne çıkar, insanların boğazına çök, sık sık, daha çok sık, boğulana kadar sık, isyan eden olursa kafasına vur, dilini kopart, kulağını patlat, gözünü çıkart, göremez, duyamaz, konuşamaz, hatta düşünemez hale getir.
Rahatladınız mı?
Sert oldu biraz ama işte siz bunu yapıyorsunuz...

Yükle yükle, biraz daha yükle!
Instagram yasaklanınca sokak hayvanlarının "öldürülmesi" konusu bir anda gündemdeki yerini kaybetti. Sokak hayvanları gündeme getirilerek memleketin hayatî konuları alalanmıştı. 
Görmüyor değiliz; ardı ardına kopartılan yapay fırtınalar ile ortalık toz dumana çevrilip o kargaşada kaş göz yarılıyor, suçlu ise aradan sıvışıyor. 
İnsanlar ay sonunu değil, ayın ilk haftasını nasıl çıkaracağını düşünürken, "sen bunu da taşırsın" denilerek üzerine bir yük daha yükleniyor. (Yükle yükle, nasılsa eşek bizim eşek, biraz daha yükle!)
Elektriğe zam, suya zam, doğalgaza zam, ulaşıma zam, vergilere zam! Temel gıda maddeleri ile ise Allahuekber dağlarının zirvesinde. 
Zam gelmeyen bir tek şey var, onun da ne olduğunu biliyorsunuz. 
10.000+2.500 TL ile geçin geçinebilirsen...

Kimin Umurunda!
Sayıları her geçen gün katlanarak artan "müslüman din kardeşlerimiz" birkaç yıl içinde bizi yurdumuzdan kovacak sayıya ulaşacakmış, kimin umurunda!
Eğitim budana budana kuşa dönmüş, bunca yılda okuduğunu dahi anlamayan nesiller yetişmiş, kimin umurunda!
Yetersiz beslenme çocukların gelişimini durdurmuş, insanların sağlığını yerle bir etmiş, kimin umurunda!
Üzerinde ülkenin yatırımı, ailelerin büyük emeği olan iyi yetişmiş gençler ülkeden kaçmak zorunda kalmış, kimin umurunda!
Ekonomide atılan altı sıfırın biri geri alınmış, "milyon" sözü tekrar dilimize dolanmış, kimin umurunda!
İnsanını refah içinde yaşatıp, barış içinde yönetmek için geldiğin ülkenin halkı sürüm sürüm sürünüyormuş, kimin umurunda!
Siyasî hırs gözlerini o kadar bürümüş ki, halka hizmet etmek isteyen kurumlar da çeşit çeşit yolla engellenir olmuş, kimin umurunda!
Haklısınız, cibiliyetsiz olarak nitelendirdiğiniz halk tabii ki kimin umurunda!
Ev zencileri olarak nitelendirdikleriniz ise, sizin itinayla palazlandırıp evlere soktuğunuz zenciler olabilirler mi?

Ama ne düzen oldu!
Tutarsız ve yalanlarla dolu atarlı giderli haykırışlar iki gün sonra unutulup yutulur, uluslararası ilişkilerde diplomasi bir yana bırakılıp siyasi platform mahalle kavgasına döndürülür, beceriksizlik, çokbilmişlik, yalancılık, kayırmacılık, riya, soygun, gasp, rüşvet, yani "istemem ama yan cebime indragandiriver" demek yerine, "komisyonlar" alenen istenir, işini dürüstçe yapmaya çalışanlar cezalandırılıp, arka yollarda dolananlar ödüllendirilir, kendi insanı acımasızca süründürülüp, kilometrelerce uzaktaki insanlara ağlanır oldu.
Ekran görüntüsü ağlamalarının arkasında ise çevrimdışı çalışan ve hiç aksamayan 'tamamen duygusal' bir trafik var ki, ona hiç dokunma!

Arka sokakları bilmiyoruz!
Birkaç saldırgan köpek yüzünden tüm köpekleri ilaçlayarak öldürelim yasasının arkasında ne var bilmiyoruz. (İlaç ihalesi kime verilecek acaba?)
Hamas'ın başı Haniye'nin öldürülmesinin ardından yapılan Haniye övücü paylaşımları kaldıran Instagram'ı protesto ederek Instagram'ı Türkiye'de kapatmasının ardında, Instagram'ın pedofiliden uyuşturucuya her türlü kötülüğü yaydığını söylemesini ve bunu delillendirememesini anlamıyoruz. 
(Hamas'ın İsrail'e saldırısı sonucunda haritada Gazze diye bir yer kalmadığına bakacak olursak, Hamas kime ve neye hizmet ediyor diye ayrıca sorgulamak lâzım.)
(Instagram'ın yasaklandığı gün Cumhurbaşkanlığı tarafından atılan "Hayırlı Cumalar" 'story'sini de unutmamak lâzım. Hayrola, VPN, MPN?)

Bilmiyor musunuz?
Kaç yıldır Instagram kullanılıyor bu memlekette haberiniz var mı? Saydığınız tüm kötülükler bir anda mı ortaya çıktı? Çıktıysa da bizim niye haberimiz yok? Instagram kapanınca saydığınız suçlar orada mı donup kalacak? Daha önce herkes sütten çıkmış ak kaşık mıydı? 
Köpekler kaç yıldır sokaklarda yaşıyor haberiniz var mı? Siz hiç sokağa çıkmıyor musunuz? Köpeklerin kimileri mahallelinin köpeği oluyor, kimileri çeteleşip saldırganlaşıyor, bunu bilmiyor musunuz? 
Ülke dediğin, toprağıyla, suyuyla, havasıyla, çiçeğiyle, böceğiyle, kurduyla, kuşuyla, kedisiyle, köpeğiyle, insanıyla bir bütün. Hiçbiri birinden ayrılmaz. Mesele dengeyi bozmamakta. 

Düğümler çözülmek içindir!
Çocukken, örgü ören annem ip çilesini iki koluma geçirir, ipin ucunu elinde sarmaya başlar, ben de kollarımı bir o yana bir bu yana devirerek ipin kolumdan kolay geçmesini sağlardım. Bu ayin ile annem çile halindeki ipi yumak haline getirirdi. Bazen ipler dolaşır, düğüm olurdu. Dolaşmış çileyi büyük bir sabırla ve bulmaca çözer gibi adım adım çözerdim. Sonra da çileyi bir sandalye arkasına (iplik sarma aparatı gibi) yerleştirir, kendi kendime yumak haline getirirdim. İpi daha da dolaştırıp bir kenara atmaz ya da sobaya atıp ateşte yakmazdım. Bu emekler ile yumak haline getirilmiş o ipten güzel mi güzel, insanı sıcacık tutan bir kazak çıkardı ortaya sonunda. 

Yasaklayınca yok olmuyor!
Çözmek için emek vermeyip, çözüm üretmek için akıl yürütmeyince, düğümleri görmezden gelince, yok sayınca ve yasaklayınca yok olmuyor sorunlar. Yapıcı, onarıcı, geliştirici ve çözüm üretici olmak lâzım. Bunun için de düşünmeyi ve problem çözmeyi öğrenmiş olmak gerekiyor. Bunun için de sosyolojiyi ve matematiği aynı ayarda öğretmek lâzım. 
İnsanlar da hayvanlar da oynayarak öğrenir. Çocuklara oyunlar oynatmak, oyunlar öğretmek lâzım. (Bu arada, çocuk oyun alanı Roblox da aynı bahanelerle yasaklanmış.)
İnsanın, bir taşı yerinden aldığı zaman kaç taşın yerinden oynayacağını hesap etmesi, her şeyin iki adım ötesini görmeyi bilmesi lâzım. (Yoksa seçimleri de mi yasaklayacaksınız?)
Oyun demişken, Paris 2024 Yaz Olimpiyat Oyunları'nda yarı finale kalan Türkiye A Milli Kadın Voleybol Takımımız olimpiyat şampiyonu olsa da, sayın Cumhurbaşkanımız kendilerini bir güzel tebrik etse.

Kangren
Ekonomi bir yana, sosyoloji bir yana, demografi bir yana, mantık bir yana derken, her şey o kadar dağıldı ki topla toplayabilirsen. Ve her şey o kadar 'Arap Saçı'na döndü ki çöz çözebilirsen. Ve her şey öyle bir kangren oldu ki yaşat yaşatabilirsen.
Çare; önce çürüyen organı kesip atarak bedenin bütününü kurtarmakta, sonra da tıkanan damarları açarak kan akışını sağlamakta...
Düğümler de çözülür, dağınıklar da toplanır, her şey yoluna girer.
Kısacası; çıkmamış candan umut kesilmez...
8 Ağustos 2024 / C.E.Y.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder