23 Aralık 2014 Salı

Notalar sese, sesler beyine, beyin kalbe, kalpler sevgiye

Bursa'nın Nilüfer'i, Nilüferliler'i sanatla ve sanatın farklı boyutlarıyla tanıştırmaya devam ediyor.
Nilüfer Çoksesli Koro ve Nilüfer Oda Orkestrası bu kez 
Nâzım Hikmet Kültürevi'nde, Boğaziçi Üniversitesi Caz Korosu'nu konuk etti.

Koroları tanıyalım önce:
Gecede ilk olarak U.Ü. Eğitim Fak. Güzel Sanatlar Bölümü Müzik Eğitimi Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Hasan Adıgüzelzâde Şefliğinde Nilüfer Oda Orkestrası sahne aldı. 2003 yılı Ekim ayında çalışmalarına başlayan orkestrada Müzik Öğretmenleri ve Eğitim Fakültesi Müzik Bölümü öğrencileri yer almakta. Beşinci kuşak müzisyenlerin yer aldığı orkestranın bu konserdeki solisti Gitar ile Murat Cemil idi.
İkinci bölümde gecenin konuğu Boğaziçi Üniversitesi Caz Korosu sahne aldı.
Aralarında elimizde doğup büyümüş olan Bursalı kızımız Kibele Ermutlu'nun da yer aldığı ve tamamını öğrencilerin oluşturduğu koro, BÜMK bünyesinde 1994 yılında kurulmuş. İlk konserlerini 1995 yılında veren koro 2001 yılından itibaren caz repertuvarının eşliksiz (a capella) düzenlemelerini söylemeye başlamış ve bu konuda Türkiye'de bir ilk olmuş.
2014-2015 sezonundan itibaren çalışmalarına Ayşegül B. Kuntman yönetiminde devam eden koro 2008 yılında 15. Uluslararası İstanbul Caz Festivali Genç Caz Değerlendirme Konseri'nde 1. olmuş ve festivalde sahne almaya hak kazanmış.
Ardından yine 2008 yılında Avusturya'nın Graz kentinde her yıl düzenlenen 'Vokal Total' 'a capella' yarışmasında pop ve caz kategorilerinde 'Silver Diplom' ödülüne layık görülmüş.
2010 yılında Çin'de düzenlenen 'World Choir Games-Shaoxing 2010'da Oda Korosu, Çağdaş Müzik ve Caz kategorilerinde kabul alarak Çin'den 3 altın diploma ile dönmüş.
Yenilikçi sahne performanslarıyla ilgi uyandıran koro 2013'de Bonn Gençlik Koroları Festivali'ne ve Wolfenbüttel'de Eurotreff uluslararası koro buluşmalarına katılmış.
2014'de Riga Letonya'da gerçekleşen, 25 bin müzisyenin katıldığı World Chair Games'de Türkiye'den giden tek temsilci olarak Çağdaş Müzik ve Caz kategorilerinde 2 gümüş diploma almış.
Son bölüme gelindiğinde, henüz sahnede olan Boğaziçi Caz Korosu ile birlikte Makedon Halk Ezgisi Çay Şukariye'yi seslendiren ev sahibi Nilüfer Çoksesli Korosu, Boğaziçi Caz korosunun sahneyi kendilerine bırakmasının ardından konsere tek olarak devam etti.
Ben Parry'nin Ciao Bela eserini seslendiren Sinan Turhan izleyiciden büyük alkış aldı.


Nilüfer Çoksesli Korosu 2006 yılında, U.Ü. Müzik Eğitimi Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Zeynep Göknur Yıldız şefliğinde çalışmalarına başlamış.
Konser öncesinde bilgilendirme amaçlı basılan broşürde okuduğum kadarıyla; koronun katıldığı yarışma ve festivaller ile aldığı ödüller sayfalara sığacak gibi değil.
2008 yılında Macaristan'daı Vezsprem Şehir Koro ödülü, 2010 yılında Antalya Konser Festivali'nde karma kategoride şampiyonluk ödülü, 2010 yılında St. Petersburg'da The Singing World'de yine karma kategoride üçüncülük ödülü, 2011'de Makedonya'da Ohrid Koro Festivali'nde karma kategoride ikincilik ödülü, 2012'de İtalya'da Floransa Koro Festivali'nde folklorik kategoride birincilik, karma kategoride ikincilik ile En İyi Folklorik Kostüm ödülü, 2013'de Avusturya'da Avrupa Koro Oyunları'nda hem folklorik hem de karma kategoride ikincilik ödülü, 2014'de İspanya'da Canta Al Mar Uluslararası Koro Festivali'nde hem folklorik hem de A1 karma kategorisinde altın madalya...
Bitmedi;
Ayrıca Şef Zeynep Göknur Yıldız 2007 yılında Bulgaristan'da Uluslararası Mayıs Koro Yarışması'nda Özel Şef Ödülü, 2010'da Antalya'da, 2012'de İtalya'da ve 2014'de İspanya'da düzenlenen festivallerde En İyi Şef Ödülü'ne layık görülmüş...
Eminim ki Nilüfer Belediyesi'nin desteği ve üyelerin özverili çalışmaları onlara daha pek çok ödül getirecektir...
****
Koroları kısaca tanıdıktan sonra gelelim gecenin keyifli saatlerine.
Sanatın insanlara ulaşabilirliği tartışılmaz. Müziğin beyinde yarattığı gelişim ona keza.
Aralarında müzisyenlerin ailelerinin de olduğu müzik sevdalılarıyla dolu salon konser boyu neredeyse nefes almadı.
Bu sessiz ve dingin ortamda gerek ağızlardan, gerekse müzik aletlerinden çıkan her nota geldi bizi bizden aldı, hatta almakla kalmadı, adeta hepimizi kanatlandırdı...
Oda Orkestrası gençlerinin hem şık, hem de kendilerine has özgür giyimleri, (kırmızı çorap ve kırmızı kravat uyumları dahil) "klasik müzik ve soğuk duruş" birlikteliğini yıktı geçti.
Boğaziçi Korosu'nun genç sesleri ve genç şefinin taze halleri yüzlere gülümseme getirdi.
Çoksesli Koro'nun ciddiyeti ve titizliği Noel Baba'nın koroyu kısa bir an bile olsa ele geçirmesi ve Noel Baba'nın Şef Göknur Yıldız tarafından sahneden def edilmesiyle renklendi.

Elbette ki Noel Baba sahneyi terk etmedi ve şarkılara eşlik etti.
Bir şarkı bitiminin ardından Çoksesli Koro'nun erkeklerinin Boğaziçi Caz Korosu erkekleriyle halı saha maçı yapmak için toz olmaları epey espriliydi.
Gecenin özel konuğu olan Fatih Erkoç'un sahneye davet edilmesi ise tam da koroya yakışan bir şekilde idi.
Fatih Erkoç ve koronun birlikte seslendirdiği parça, Erkoç dinlemenin lezzetini bir kez daha perçinledi.
Kapanış şarkısı olan, sözlerini Hasan Erkek'in yazdığı, müziğini Nedim Yıldız'ın uyarladığı Yeni Yıl Şarkısı iki koro, bir orkestra, solistler ve izleyiciler eşliğinde hep birlikte söylendi.
****
Konser beklenilenin üzerinde bir ilgi yaratmış ve salon gelen konukların tamamını almaz olmuştu.
Şef Göknur Yıldız salona giremeyip de geri dönen izleyiciler için üzgündü. Katılım böyle çok olunca salonu da büyütmek lâzımdı. Nilüfer'de hali hazırda var olan büyük salonlarda ise akustiği yakalamak zordu.
Mikrofonsuz olarak icra edilen eserlerde sanatçıların nefesleri, şeflerin beden hareketlerinin esintisi, müzik aletlerinin üzerinde gezen parmakların devinimleri duyuluyordu oturduğumuz yerden. Bu canlılık ve bire birlik de konseri tepeden tırnağa izlenir kılıyordu.
Dileğimiz; sanata sevdalı insanlar için, sanat ile daha çok kişiye dokunabilmek için, nesilleri müzikle haşır neşir büyütebilmek için daha büyük ve daha donanımlı salonlar yapılmasıdır...
Ve Nilüfer buna hazırdır...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder