14 Ağustos 2017 Pazartesi

Mağduristan

Yazdın!
Yazmadım...
Dedin!
Demedim...
Düşündün!
Düşünmedim...
Söyledin!
Söylemedim...

Gittin!
Gitmedim...
Geldin!
Gelmedim...

"İnkâr ediyorsun ama sen bizde kuvvetli suç şüphesi kanaati oluşturdun. O yüzden suçlusun ve hemen şimdi, şu andan itibaren tutuklusun. Gel bakalım içeri."

Kim bu suçlu?
Bir internet sitesine domain hizmeti sağlayan ve bunun gibi onlarca site için aynı hizmeti sağlamaya devam eden, fakat içerik olarak sitelerde herhangi bir faaliyeti olmayan, bunu iş olarak yapan, Gezite.org internet sitesini de başka bir kişi için alan ve içeriğini de onun hazırladığını söyleyenbu savunmasına rağmen 'kuvvetli suç şüphesi kanaati' ile tutuklanan Nilüfer Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Berhan Soner...

"Ben senin beni sevebilme ihtimalini seviyorum" cümlesinden feyz alan insanların ihtimaller üzerinden tutuklama yapması normal tabi.
"Sende o potansiyeli gördüm, suç işlemiş olabilirsin, onu da geçtim suç işleyecek olabilirsin. Kanaat kullanıyorum ve seni tutukluyorum!" 

Madem öyle, keşke şu konuda da bir kanaat kullanmış olsaydınız da Bursalı polis memuru Sinan Acar bugün hayatta olsaydı diyorum:
"İstanbul'da canlı bomba olduğu şüphesiyle gözaltına alınan IŞİD'li, Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne getirildikten sonra yanında bulunan bıçakla bir polis memurunu ağır yaraladı. Yaralı polis kaldırıldığı hastanede şehit olurken, IŞİD'li terörist de öldürüldü."
Sormadan edemiyor insan: "Emniyet Müdürlüğü'ne getirilene kadar o bıçak nerelerde saklandı ve nasıl bulunamadı? IŞİD'linin üzeri hiç mi aranmadı?"

'Kanaat'ı öğrencileri üzerinde genellikle pozitif anlamda kullanan öğretmenlerimizin kulakları çınlasın. Sizin kanaatler bakın nerelerde nasıl kullanılır/kullanılmaz oldular.
****
Bugünlerde ülke çapında gazetecilerin yaşadıkları malum.
Bursa'da da muhalif.com editörü Ozan Kaplanoğlu da 'sosyal medya üzerinden terör propagandası yapmak' iddiası ile tutuklanmış, sonra da tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. 
Şimdi de Berhan Soner... 
Ve sonra kim? 

Bu tutuklamalar bir çeşit gözdağı mıdır?
Bu kanaat kullanmalar kişileri çizilen suçlu 'profiline' uydurup, kişiyi suçlu kişi 'çerçevesine' oturtmaya çalışmak mıdır?
Adaletli davranmak, adil olmak bu kadar zor mudur?
Hak eninde sonunda yerini bulmayacak mıdır?
Yanlış hesap Bağdat'tan dönmeyecek midir?
O zamana kadar insanlara böyle zulmetmek gerekli midir?

Açıkçası, mağdur edebiyatı ile gelerek yönetimine talip olduğunuz ve yönetmek için halktan icazet aldığınız ülkeyi Mağduristan'a çevirdiniz.
Yoksa bunun için mi icazet istemiştiniz?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder