Güneş gören bir memleket olarak niçin güneş enerjisinden yeterince yararlanmadığımızı düşünürüm hep. Yeterince demekle, üretim ayağından bahsediyorum. Evler ve ufak işletmeler az da olsa bunu zaten yapıyor.
Esas yükü taşıyan sanayii kendisine gereken enerjiyi pekala doğanın kendisine sunduğu kaynaklardan sağlayabilir.
Denizlerdeki dalgalardan, durmaksızın esen rüzgârdan, debisi yüksek nehirlerden, jeotermal kaynaklardan, bitki ve hayvan atıklarından, hatta Pamukkale Üniversitesi öğrencilerinin geliştirdiği projedeki gibi, kasislerden geçen araçların ağırlığından dahi elektrik üretilebiliyor malum.
Yaşam kaynağımız olan güneş, diğer yenilenebilir enerji kaynaklarının da temelini oluşturuyor. Güneş pilleri ışık enerjisini soğurarak elektrik enerjisine dönüştürüyor. Uzaya fırlatılan uydular ihtiyaç duydukları elektrik enerjisini güneş panellerindeki güneş pillerinden oluşturuyor.
Güneşin Dünya'ya gönderdiği bir günlük enerji, tüm insanlığın bir gün boyunca ihtiyaç duyacağı enerjinin neredeyse on bin katı.
Görüldüğü gibi sonsuz bir kaynak olan güneş enerjisi yenilenebilir ve sürdürülebilirliği açısından en verimli ve ulaşılabilirliği bakımından da en kolay olanı.
Sonuçta gidip güneşten enerji getirmeyeceğiz. Geleni değerlendireceğiz.
Elimiz yanmayacak yani...
Elektriğin hayatın can damarı olduğunu düşünürsek, en zararsız şekilde sağlanması için projeler üretiliyor artık.
Maden ocaklarından sağlıksız şartlarda kömür çıkartarak, elektrik ve ısı sağlamak için TIR'lar dolusu kömür taşıyarak, küllerini havaya, oradan toprağa, oradan suya saçarak, nehirlerin yataklarını değiştirerek, yer altı sularını çekerek değil; üretirken dünyanın tüketilmemesini dikkate alarak projelendiriliyor...
Doğayı tüketerek enerji sağlamaya çalışanlar da karşılarında bilinçli insanları buluyor...
****
Tarım alanlarının sulanmasında ve elde edilen ürünün saklanmasından işlenmesine kadar her aşamasında gereken elektrik enerjisini sağlamak için başlatılan bir projeden bahsedeceğim size. Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı (BEBKA) 2014 yılı Doğrudan Faaliyet Destek programı kapsamında, Enerji Verimliliği Derneği (ENVERDER) Bursa Şubesi tarafından hazırlanan Yenişehir Havzası Yenilenebilir Enerji Kaynaklı Tarımsal Destekleme Projesi'nin basın toplantısına katıldım Pazartesi günü. Toplantıda konuşan Enerji Verimliliği Derneği Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Müh. Mustafa Uysal, "Enerji meselesi, memleket meselesidir. İsraf edilen enerji, cebimizden havaya attığımız paradır, kaynak israfıdır, cari açıktır" dedi sözünün başında.
Geçen hafta kesilen ve yaklaşık 12 saat boyunca gelmeyen elektriğin yarattığı kaos ortamına da değinen Uysal, enerjinin ne denli stratejik bir silah olduğuna dikkat çekti.
Kesintinin yaşandığı günün ekonomik kaybı bir yana, elimizi attığımız her şeyden mahrum olmak hepimizin hayatını bir anda sıfırladı.
Telefonların şarj sorunuysa en büyük(!) olandı...
Kısacası enerji üretirken de tüketirken de hep lazımdı.
Yıldırım Kaymakamı Mehmet Aydın, Yenişehir Belediye Başkanı Süleyman Çelik, Sulama Birliği Başkanı Sadi Aktaş, BEBKA Genel Sekreteri Tamer Değirmenci, Yıldırım İlçe Milli Eğitim Müdürü Sabahattin Dülger, AK Parti Yenişehir İlçe Başkanı Adnan Kamil, AVD Enerji Verimliliği Danışmanlık Bursa Temsilcisi Cevdet Eşki'nin de katılımıyla gerçekleşen basın toplantısında Mustafa Uysal, Yenişehir'e kurulmak istenen santral için neden Yenişehir'in tercih edildiğini anlattı bir bir.
Bölgede birkaç ay değil, 12 ay ekonomik faaliyetin devam ettirilmesini amaçladıklarını söyleyen Dr. Uysal, "Yenişehir, günde ortalama 6,16 saat güneş görüyor. Türkiye ortalaması ise, 7,2 saat. Türkiye'nin ortalama bin 311 kwh/m2 güneş kapasitesi olmasına karşılık, Yenişehir'in bin 400 kwh/m2 güneş aldığını görüyoruz. Biz bununla ilgili bilinen iki yöntemin haricinde üç farklı teknolojiyi inceledik. Bunlardan biri yatay aynalar, diğeri çanak güneş panelleri ve son olarak da kuleye odaklanmış enerji santrali şeklindedir. Bu teknolojilerin bu büyüklükte hiçbir uygulaması henüz ülkemizde bulunmamaktadır. Bu bağlamda projemizin Türkiye'de ilk olma özelliği olduğunu da belirtmek istiyorum" dedi.
1. proje olan yatay aynalar 8 milyon euroya, 2. proje olan çanak paneller 14 milyon euroya, 3. proje olan kule ise 30 milyon euroya mal olacakmış.
Elektriğin yanında ısı (buhar) ihtiyacını da karşılayacak olan projede 2. seçenek olan çanak panellerin yapılması tercih edilmiş.
Yirmi yıllık teorik ömür biçilen paneller 3 ila 5 yıl arasında kendini geri kazandıracakmış.
Temiz Enerji, Temiz Tarım
Bu proje ile hem Yenişehir'de tarımın enerji maliyetleri düşürülecek, hem de çevreyi kirletmeyen temiz enerji kaynakları ile enerji üretilecek diyor Uysal konuşmasında.
Başarılı olduğu takdirde en büyük tarım arazilerine sahip Karacabey- Mustafakemalpaşa Ovası'nda da değerlendirilir bu uygulama belki, kim bilir.
Projeye destek veren Yıldırım Kaymakamı Mehmet Aydın konuşmasında, "Geleceğin kapısını aralayacak konu enerjidir." diyor.
Yenişehir Belediye Başkanı Süleyman Çelik, projenin sadece sulama değil, üretime de katkı koyacağını söylüyor.
BEBKA Genel Sekreteri Tamer Değirmenci, BEBKA'nın bu zamana dek enerji ile ilgili projelere toplam 6 buçuk milyon TL destek verdiğini belirtiyor.
Enerji Verimliliği Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Ziya Söğüt bu proje ile Yenişehir Bölgesi'nde bin iki yüz kişilik bir istihdam sağlanacağını ifade ediyor.
Proje Yüklenicisi AVD Enerji Verimliliği Danışmanlık Bursa Temsilcisi Cevdet Eşki, firmasının ve projesinin teknik tanıtımının ardından Enerji geleceğimizdir diyor.
Toplantı soru-cevap halinde devam ederken ayrılıyorum salondan. Yanımda basından genç bir arkadaş ile dönüyoruz ofislerimize. Onlara bırakacağımız dünyayı ayrı düşünüyorum, bize kalanı ayrı düşünüyorum.
Projelendirilen tüm çalışmaların geleceğe miras kalacağı göz önüne alınarak projelendirilmesi gerektiğine bir kez daha inanıyorum.
Ki çocuklarımız arkamızdan çöp toplamasınlar,
Ve onlar da geleceğe çöp bırakmasınlar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder