Akçeli işlere aklı erenlerle ermeyenler bir olur mu?
Ermeyenler cıvıl cıvıl cıvıldıyorlar her yerde "Özgürlük-Barış-Kardeşlik" vs vs vs...
Erenlerse malı götürüyorlar.
Götürüyorlar da nereye götürüyorlar?
Hani eskiden koskoca dünya derdik de, biz büyüdükçe o bile küçüldü.
El kadar dünya işte.
Gitsen gitsen, gidebileceğin en uzak mesafe "bir adım" gerin.
İnanmazsan dön bak arkana...
Akçeli oyunlar pis oyunlar haliyle.
Bak Ali Koç bile demiş "Gerçek sorun kapitalizmdir" diye.
Duy da inanma...
Asgari ücret yükseltilecek deniyor ya, herkes burnundan soluyor malum.
Hem akıllar, hem de çarşı karıştı kısacası...
Pis işlerin geldiği son noktadan Paris gibi gözbebeği bir şehir aldı bu kez nasibini.
Üzüldük elbette ölenlere.
Bu üzüntüyle pek çok kişi profil fotoğraflarını anında Fransa bayrağının renkleriyle kapladı. Ölenler için 'RIP'ler, 'Pray for Paris'ler yazıyor her tarafta. Laf aramızda; "Oh olsun!" diyen de az değil.
Analizcisi, bilirkişisi, siyasi bilimcisi, kim ne derse desin dış dünyaya göre biz hepimiz,
"Ortadoğu'da yaşayan pis müslümanlarız".
Gün gelip de bombalar tepemize yağarken 'Bilmemkim Bey ile Bilmemkim Hanım bizim için çok üzülmüştü, siz çekilin bakalım kenara' denmeyecek. Saldırılar öncesi o insanlara uyarı mesajları gelmeyecek. Yapılacak her saldırı şu anda 'üzülen-sevinen' herkese eşit derecede değecek.
Nasıl ki bu saldırılarda ölenlerin pek çoğu barışı destekleyip dünyada savaşları hiç istemezken, hatta pek çoğunun yakınında 'müslüman' arkadaşları varken...
Terörde eşitlik ilkesi birincidir.
Kıblesi bellidir, hocası bellidir.
Hedefe giden yolda geri kalan hiçbir şey mevzubahis değildir.
Kişilerin kişiliklerinin önemini kaybettiği, kutsal kavramlar ardına gizlenen, arkasında ise büyük ganimetlerle beslenen kötü hareketlerdir...
Düşünüyorum da;
İnsanı ve insanlığı yok ettikten sonra bilmem ki geriye ne kalacak?
Muktedir güçler nasıl bir dünyada yaşayacak?
Sessiz, sakin ve bir başına mı?
Yani 'Özgürlük, Barış, Kardeşlik' içinde mi?
Buyrun işte;
Döndük mü sonunda yazının başına?
15 Kasım 2015 C.E.Y.
Ermeyenler cıvıl cıvıl cıvıldıyorlar her yerde "Özgürlük-Barış-Kardeşlik" vs vs vs...
Erenlerse malı götürüyorlar.
Götürüyorlar da nereye götürüyorlar?
Hani eskiden koskoca dünya derdik de, biz büyüdükçe o bile küçüldü.
El kadar dünya işte.
Gitsen gitsen, gidebileceğin en uzak mesafe "bir adım" gerin.
İnanmazsan dön bak arkana...
Akçeli oyunlar pis oyunlar haliyle.
Bak Ali Koç bile demiş "Gerçek sorun kapitalizmdir" diye.
Duy da inanma...
Asgari ücret yükseltilecek deniyor ya, herkes burnundan soluyor malum.
Hem akıllar, hem de çarşı karıştı kısacası...
Pis işlerin geldiği son noktadan Paris gibi gözbebeği bir şehir aldı bu kez nasibini.
Üzüldük elbette ölenlere.
Bu üzüntüyle pek çok kişi profil fotoğraflarını anında Fransa bayrağının renkleriyle kapladı. Ölenler için 'RIP'ler, 'Pray for Paris'ler yazıyor her tarafta. Laf aramızda; "Oh olsun!" diyen de az değil.
Analizcisi, bilirkişisi, siyasi bilimcisi, kim ne derse desin dış dünyaya göre biz hepimiz,
"Ortadoğu'da yaşayan pis müslümanlarız".
Gün gelip de bombalar tepemize yağarken 'Bilmemkim Bey ile Bilmemkim Hanım bizim için çok üzülmüştü, siz çekilin bakalım kenara' denmeyecek. Saldırılar öncesi o insanlara uyarı mesajları gelmeyecek. Yapılacak her saldırı şu anda 'üzülen-sevinen' herkese eşit derecede değecek.
Nasıl ki bu saldırılarda ölenlerin pek çoğu barışı destekleyip dünyada savaşları hiç istemezken, hatta pek çoğunun yakınında 'müslüman' arkadaşları varken...
Terörde eşitlik ilkesi birincidir.
Kıblesi bellidir, hocası bellidir.
Hedefe giden yolda geri kalan hiçbir şey mevzubahis değildir.
Kişilerin kişiliklerinin önemini kaybettiği, kutsal kavramlar ardına gizlenen, arkasında ise büyük ganimetlerle beslenen kötü hareketlerdir...
Düşünüyorum da;
İnsanı ve insanlığı yok ettikten sonra bilmem ki geriye ne kalacak?
Muktedir güçler nasıl bir dünyada yaşayacak?
Sessiz, sakin ve bir başına mı?
Yani 'Özgürlük, Barış, Kardeşlik' içinde mi?
Buyrun işte;
Döndük mü sonunda yazının başına?
15 Kasım 2015 C.E.Y.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder